Deniz Ticaret Genel Müdürlüğünün verilerine göre 2002 ile 2010 yılları arasında
Türkiye’ye gemi yolu ile gelen yolcu sayısının 3.5 kat arttığı söyleniyor.
Ancak son 2 seneyi, yani 2011 ve 2012 verilerini de katarsak
burada çok daha çarpıcı bir gerçekle karşılaşırız :
Yani 2002 yılından bu yana Türkiye’ye gelen gemi sayısı 2.3
kat ve yolcu sayısı 7 kat artış göstererek ve 2 milyon 95 bin kişiye ulaştı.
Burada özel sektörün büyük yatırımı ve katkısı yadsınamaz.
Özelleştirilen ve yatırım yapılan limanlarımız hızla büyüdü.
Yeni pazarlar yaratıldı ve bir yandan
Türkiye’ye gelen yolcu sayısının artması
ile döviz girdisine katkı sağlandı,
Dünya ortalamasını baz alırsak bir geminin geliş masrafları
ile yolcu harcamaları yaklaşık 140 Euro’dur. Bu durumda bir sene içerisinde
ülkemize gelen cruise yolcusunun ülkemize bıraktığı dövizin yaklaşık 293
milyona ulaşması bacasız sanayinin bacalı kısmının ne kadar önemli olduğunu
gösteriyor.
10 yıl gibi bir sürede 29 bin yolcudan 2 milyonun üzerinde
yolcu sayısına ulaşmamız belki sevgili devlet büyüklerimize bir şeyler anlatır.
Bu rakamlara özelleştirmesi yapılmamış, limanı yenilenmemiş;
İzmir ve İstanbul limanlarını da ilave ettiğimizde önümüzdeki 10 sene
içerisinde pazarın mecazi olarak değil gerçekten uçarak 10 milyon yolcuya
ulaşacağımızı söyleyebiliriz.
Dünya denizcilik devlerinin İstanbul, İzmir ve Kuşadası
limanlarını hem transit kullanımda, hem de ana liman (main port) olarak
kullanmaları sağlanmalıdır.
Bunun için liman ücretlerinin yeniden değerlendirilerek daha
uygun hale getirilmesi, limanların modernizasyon ile daha fazla gemi ve yolcuya
hizmet verir hale getirilmesi, gerekiyor, En yeni destinasyonlardan biri olan
Karadeniz programların da ülkemizin limanları özendirilmelidir.
Doğu Akdeniz’e kıyısı bulunan Suriye, Mısır ve İsrail gibi
suların durulması ve bu destinasyonun Antalya çıkışlı bir Miami, bir Atina gibi
dev limanlara dönüşmesi halinde olabilecekler ortadadır.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. yılında bu
rakamların 3’e katlanacağını ve turizmde bir milyar Euro gelire
ulaşabileceğimizi söylemek hayalperestlik olmasa gerek...
Bunların oluşumu için gerekli adımların atılıyor olması
mutluluk vericidir.
Zira 8 Şubat tarihli Resmi Gazete’de Özelleştirme İdaresi
Başkanlığı tarafından yayınlanan ilâna göre İstanbul Salı pazarı Liman sahası
ihaleye çıkarılıyor. Açık artırma usulü ile yapılacak ihale umarım en kısa
zamanda tamamlanır ve hayata geçirilir.
Cumhuriyetimizin 100. yılından dünya denizcilik devlerinin
ülkemizi ana liman olarak seçmeleriyle gemilerini limanlarımızda görmeyi
diliyoruz.